Bugün heyecanlı maçlar
vardı ancak günün maçı (hatta belki turnuvanın maçı olabilir) kesinlikle Svetlana
Kuznetsova-Francesca Schiavone maçıydı. 2011 Avusturalya Açık’ta oynadıkları 4
saat 44 dakika süren ve Grand Slam tarihinin en uzun kadınlar maçı olan o
efsane maçın ardından burada da muhteşem bir maç oynadılar. İki eski Roland
Garros şampiyonunun karşılaştığı maçta ilk set çok yakın geçti ve tie-break’e
uzadı. Gergin geçen tie-break’i kazanan ise 13-11’lik skorla Kuznetsova oldu ve
ilk seti 82 dakikada almayı başardı. Kuznetsova’nın ikinci sette 2-0 öne
geçmesine rağmen seti 7-5 ile kazanan Schiavone oldu. Böylece Schiavone setlerde
durumu eşitledi ve maçı final setine uzattı. Üçüncü sette ilk servis kıran
Kuznetsova olmuştu ancak Schiavone 8. oyunda servis kırarak durumu 4-4’e
getirdi. Roland Garros’ta son sette tie-break oynanmıyor, oyunlar arasında 2
fark olana kadar devam ediyor ve bu maç da uzun süre dengede geçen bir üçüncü
setle bitti.
Üçüncü seti 10-8 ile kazanan İtalyan Francesca Schiavone oldu. Maç
boyunca sürekli geriye düşmesine rağmen pes etmeyen ve hatta birkaç kere maç
puanı da kurtaran Schiavone bu maçı muhteşem maçı 3 saat 50 dakika sonunda
kazanmayı başardı. Bu maç ise açık dönemde Roland Garros’taki en uzun kadınlar
maçı olarak tarihe geçti. Bu ikilinin 2011 Avusturalya Açık’taki o tarihi maçını
kazanan da Schiavone olmuştu.
Dünya 1 numarası Serena
Williams, ikinci turda Anna-Lena Friedsam ile karşılaştı. İlk seti 7-5 ile
kaybeden Serena, ikinci sette daha iyi olan taraftı ve ikinci seti 6-3 ile
kazanarak maçı final setine uzatmayı bildi. Son sette de hata yapmayan Serena,
6-3 ile seti alarak geçen seneki gibi bir erken elenme şokunu bize yaşatmamış oldu.
Serena’nın üçüncü turdaki rakibi, Lucie Hradecka'yı 6-2, 6-3 ile geçen Victoria
Azarenka oldu. Ve böylece benim turnuva başladığından beri olmasını umduğum
eşleşme gerçekleşti. Son yıllarda Serena’ya karşı durabilen en önemli isim Victoria Azarenka bence. Bu ikilinin maçları her zaman çekişmeli, heyecanlı
oluyor. Azarenka, geçen sene sakatlık nedeniyle uzun süre kortlardan uzak
kaldığı için bu güzel rekabeti çok izleyememiştik ancak bu sene Madrid’de toprakta karşılaşmışlardı.
O maçta Azarenka önemli yakalasa da kazanan Serena olmuştu.
Petra Kvitova da bugün
geriden gelerek kazanan isimlerdendi. İkinci tur maçında İspanyol Silvia
Soler-Espinosa'yı 6-7, 6-4, 6-2'lik setlerle geçmeyi başaran Kvitova, zorlansa
da adını üçüncü tura yazdırmayı bildi. Roland Garros’ta iki yıldır üçüncü turun
ötesine geçemeyen dünya 4 numarası bakalım bu sefer daha iyi bir sonuç elde edebilecek
mi?
Bugünün sürprizi de Alman
Julia Görges’den geldi. 5 numaralı seribaşı Caroline Wozniacki’yi 6-4, 7-6’lık
setlerle mağlup eden Julia Görges, üçüncü tura yükselmeyi başardı. Görges bu
sonuçla Wozniacki’yi toprakta oynadıkları üçüncü maçta da yenmeyi başardı.
Diğer iki toprak galibiyeti ise 2011’de Stuttgart ve Madrid’de üst üste
gelmişti.
Dünya 1 numarası Novak
Djokovic, ikinci turda Gilles Müller ile karşılaştı. İlk sete çok iyi başlayan
Djokovic rakibine sadece bir oyun vererek seti 6-1 kazandı. İkinci setin
ortalarında elde ettiği servis kırma avantajını setin sonuna kadar taşıyan
Djokovic, ikinci seti de 6-4 ile kazandı. Üçüncü sette bir sakatlık geçiren
Djokovic korta sağlık görevlisi çağırmıştı, bir süre kortta çok iyi hareket
edemiyor gibi görünse de bu sette de kazanan taraf olmayı bildi. Maçı 6-1, 6-4,
6-4’lük üç sette kazanan dünya 1 numarası dördüncü turda genç Avusturalyalı
Thanasi Kokkinakis ile karşılaşacak.
Roland Garros’ta
geleceğin yıldız adayları parlamaya devam ediyor. Thanasi Kokkinakis, bugün
vatandaşı Bernard Tomic karşısında çok heyecanlı bir maçta, çok önemli bir
galibiyet elde etti. 19 yaşındaki Kokkinakis, setlerde 2-0 düşse de geriden
gelerek maçı 5 sette kazanmayı başardı ve ilk defa bir Grand Slam’de üçüncü
tura yükseldi. Kokkinakis maçı kazanırken üç maç puanı da çevirmişti.
Bugün 5 setlik galibiyet
yaşayan bir başka yıldız adayı ise 18 yaşındaki Borna Coric’ti. Coric, ikinci
turda karşılaştığı tecrübeli raket Tommy Robredo’yu 7-5 3-6 6-2 4-6 6-4’lük
setlerle geçince kariyerinde ilk defa bir Grand Slam’de üçüncü tura ulaşmış
oldu. Açıkçası genç raketler arasında benim oyununu en beğendiğim kişi Coric oldu. Geleceğin önemli isimlerinden olması çok muhtemel. Şunu da ekleyeyim: Coric,
2014’de Rafael Nadal’ı, 2015’de ise Andy Murray’i yenmeyi başardı.
3 numaralı seribaşı Andy
Murray ise Joao Sousa karşısında ikinci seti kaybetmesine rağmen diğer setlerde
iyi bir performans göstererek maçı 6-2 4-6 6-4 6-1’lik skorla 4 sette kazandı
ve üçüncü tura yükseldi.
Turnuvanın en önemli isimlerinden Rafael Nadal ise ikinci turda daha önce tek maç kaybettiği vatandaşı Nicolas
Almagro’yla karşılaştı. Nadal, Almagro karşısında 6-4 6-3 6-1’lik setlerle
rahat bir galibiyete ulaştı. Nadal’ın maçta özellikle backhand’leri çok iyiydi.
Normalde forehand kanadında çok fazla sorun yaşamadığı için backhand’leri de
iyi olduğunda çok iyi bir oyun oynuyor. Bu maçta da gayet iyi görünüyordu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder