Geçen
hafta bayram tatili olmasıyla ben de bir haftalık güzel bir tatil geçirdim.
Bozcaada, İzmir, Efes ve Fethiye gibi oldukça güzel yerlere gitme şansım oldu. Yani bol
bol gezdim diyebilirim ve arabadaki zamanımın büyük çoğunluğunu da her zaman yaptığım
gibi müzik dinleyerek geçirdim. Çünkü bana göre bir yolculuğun en vazgeçilmez
parçası müzik dinlemektir. Bu yolculuk boyunca en çok dinlediğim şarkıları ise bir
liste halinde sizinle paylaşmak istedim.
The Beach Boys –
Add Some Music To Your Day
Bu
şarkı a harfi ile başladığı için listemin başlarındaydı doğal olarak ve ben de
genelde her yolculukta ilk bunu dinledim. Belki en hareketli The Beach Boys şarkısı değil ama en
güzellerinden biri kesinlikle ve çokça dinlenmeyi de hak ediyor açıkçası.
Soko – Bad Poetry
Daha
önce listelerimde birkaç kez daha bahsettiğim Soko da tabii ki yolculuklarımın önemli bir parçası oldu. Bu şarkı
da sakin, tatlı ve tam bir Soko
şarkısı. Ayrıca çok akılda kalıcı bir şarkı da bence. Dinlerseniz sözleri sizin
de aklınıza takılacaktır eminim.
The Pretenders –
Brass In Pocket
Bu
şarkı da yine çok çok güzeldir ve geçen hafta en çok dinlediklerimden biri
ancak önemli bir özelliği de var aslında. Bu müthiş şarkının bulunduğu müthiş
albümü (plak olarak) buldum gezdiğim yerlerden birinde. Sevdiğim albümlerin
plaklarını bulmak gerçekten güzel bir duygu ki bunu bulduğuma da çok sevindim.
Coldplay -
Cemeteries of London
Diğer
Coldplay şarkılarından daha farklı
gördüğüm Cemeteries of London
sanırım bir haftadan da fazla bir süredir aklıma takılmış çok güzel bir şarkı. Bu
şarkının bulunduğu albüm olan Viva la
Vida or Death and All His Friends ile grubun son albümü A Head Full Of Dreams de tatilde en çok
dinlediklerimden zaten. Coldplay’siz
bir tatil düşünülemezdi tabii ki.
St. Vincent –
Birth In Reverse
Birçok
enstrüman çalabilen müthiş müzisyen Annie
Clark’ın yine aynı isimli (St.
Vincent) albümünden bir şarkı Birth
In Reverse. Bence St. Vincent oldukça
farklı ve gerçekten müthiş bir müzisyen. Bunu son albümünün tamamını dinleyince
tam olarak anladım. 2014 yılında
çıkardığı St. Vincent isimli albümü o
yıl birçok listede yılın albümü seçilmiş ve ona ilk Grammy ödülünü de kazandırmıştı. Ben albümden birkaç şarkıyı
severek dinlememe rağmen albümün tamamını geçen hafta dinleyebildim ve anladım
ki tam anlamıyla mükemmel bir albümmüş. Son yılların en iyilerinden kesinlikle
ve bu şarkı da albümde en sevdiklerimden, şarkıdaki gitar kısmına bayıldım özellikle.
The Clash –
London Calling
Efsane
gruplardan The Clash’in efsane
albümü London Calling garip bir
şekilde tatil tema şarkım gibi oldu, sanki Londra’ya gidecekmişim gibi. Londra’ya
gidersem en çok dinleyeceğim şarkı olacak, belli oldu en azından. Gerçi
bence grubun en güzel şarkılarından da biriydi zaten.
Morrissey
- Irish Blood, English Heart
Bu çok sevdiğim Morrissey’in
daha önce dinlemediğim bir şarkısıydı. Rastgele karşıma çıkınca ilk kez
dinledim ve anında bayıldım bu şarkısına da. Gerçekten çok güzel bir şarkı.
The Smiths - William, It Was Really Nothing
Morrissey demişken tabii ki
de onun solisti olduğu efsane grup The
Smiths’i de çok dinledim her zamanki gibi. Grubun single olarak yayınlanan
şarkılarından biriydi olan William, It Was
Really Nothing grubun en güzel şarkılarından da biri bence.
KONGOS – Birds Do It
Grubun geçen ay
yayınladığı albümünden bir şarkı bu da. Aslında albümü ilk dinlediğimde pek
sevememiştim ancak sonradan sevmeye başladığımı fark ettim. Albümün bu şarkısı çok
güzel mesela, özellikle arka plandaki müziğe bayıldım.
Guns N’ Roses - Paradise City
Bu da yine benim
için klasiklerden biridir zaten, o yüzden her zaman dilerim. Guns N’ Roses’ın en ikonik
şarkılarından da biri bence. Ayrıca grubun efsane gitaristi Slash da çalmayı en sevdiği şarkılardan
birinin bu şarkı olduğunu söylemişti.
The Beatles - Run For Your Life
Bu tatille birlikte
anladığım şeylerden biri de Rubber Soul’un
en iyi Beatles albümü olduğu gerçi Abbey Road ile çoğu listede tüm
zamanların en iyi albümü olarak gösterilen Sgt.
Pepper's Lonely Hearts Club Band da harikalar hatta grubun harika olmayan
bir albümü yok bence zaten ama Rubber
Soul bana göre baştan sona mükemmel bir albüm. Bana birbirleriyle çok iyi
bir uyum sağlamış gibi gelen harika şarkılardan oluşan bu mükemmel albüm diğer Beatles albümlerinden küçük de olsa bir
tık önde benim için. Rubber Soul’un
tüm şarkılarını çok sevsem de albümün son şarkısı Run For Your Life geçen hafta öne çıkan şarkı oldu. Bu şarkının
ilginç bir özelliği de aslında John Lennon’ın bir röportajında bu şarkının
en sevmediği Beatles şarkısı
olduğunu söylemesi aslında ki grubun bir başka üyesi olan George Harrison için ise bu şarkı Rubber Soul’daki favori şarkılarından biriymiş. Ben bu konuda
tamamen George Harrison’a katılıyorum gerçekten de albümdeki en güzel şarkılardan
biri bu şarkı.
Patti Smith – Free Money
Patti Smith’siz de olmazdı
tabii ki. Onun hakkında detaylı bir yazım olduğu için şimdi
çok şey yazmayacağım. Bu yolculukta en severek dinlediğim şarkısı ise Horses albümündeki en eğlenceli
şarkılardan biri olan Free Money
oldu.
Beyonce – Freedom
Beyonce’nin son albümü Lemonade çıktığında en çok konuşulan
konulardan biri olmuştu hatta hala da çok konuşulmaya devam ediyor ki bence
konuşulmayı da çok hak ediyor. Çünkü sadece Beyonce’nin en iyi albümü değil bu senenin de en iyisi oldu bence.
Ben çıktığından beri sürekli dinliyorum mesela ve bayıldığım bir albüm
gerçekten. Sadece şarkıları değil klipleri de mükemmel. Bunun üzerine bir de inanılmaz
sahne şovları var ki sırf onlar bile ayrı övgüyü hak ediyor. Albümde en
sevdiğim şarkılardan biri olan Freedom’ın
da mükemmel bir canlı performansı vardı ve eklediğim videodan sizde bunu
izleyebilirsiniz. Bunu izleyip de Beyonce’ye
hayran olmamak çok zor olur bence.
Florence + The Machine –
How Big, How Blue, How Beautiful
Daha önce burada da
birçok kez belirttiğim gibi en sevdiğim grup Florence + The Machine. Grubun üç albümü de benim için mükemmel
albümler hepsinin yeri çok ayrı ama son albümleri How Big, How Blue, How Beautiful’nun yeri bende her zaman çok çok
ayrı olacaktır. Rubber Soul’dan çok
sevdiğim bir albüm varsa ancak bu üç Florence
+ The Machine albümünden biridir diyebilirim. Grubun How Big, How Blue, How Beautiful için çıktığı 1 buçuk yıldır devam
eden ve yaklaşık 230 konser verdikleri muhteşem turneleri ise geçen hafta sona
erdi. Turnedeki şarkı listesi resmen bana özel yapılmış tüm zamanların en iyi
şarkıları listesi gibi bir şeydi, yani düşünün o kadar seviyorum ama maalesef
bu turnedeki hiçbir konsere gidemedim. Ben gidemeden turnenin bitmesine çok
üzüldüm ama artık yapabileceğim tek şey grubun müthiş şarkılarını dinleyerek
yeni albümü ve yeni turneyi beklemek. Listeme de müthiş son albüme ve turneye
adını veren How Big, How Blue, How
Beautiful’i ekledim çünkü bu şarkı masmavi bir gökyüzü görünce aklıma gelen
ilk ve tek şarkı oluyor hep ve geçtiğimiz hafta boyunca gittiğim yerlerde
gökyüzü tam anlamıyla böyleydi.
Two Door Cinema Club - Are We Ready? (Wreck)
Listemdeki son
şarkı ise bu hafta sonu Parkorman’da gerçekleşecek One Love Festival’de sahne
alacak Two Door Cinema Club’ın yıl sonuna
doğru çıkacak albümlerinden yayınladıkları ilk single. Grubu yavaş yavaş
tanımaya başlıyorum ancak bu şarkı en güzel şarkılarından biri bence.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder