Bugün kadınlar yarı
finalleri vardı. Günün ilk yarı finalinde 2008
şampiyonu ve daha önce Roland Garros’ta oynadığı iki yarı finali de
kazanmış olan Ana Ivanovic,
turnuvada şu ana kadar set kaybetmemiş tek kadın oyuncu olan ve önemli isimleri
de yenmeyi başarmış Lucie Safarova
ile karşılaştı. Maça hızlı başlayan Ivanovic
oldu ve 3-0 öne geçerek önemli bir avantaj elde etti. Durum 5-2’ye geldiğinde Ivanovic seti almaya bir oyun
uzaklıktayken Safarova’da müthiş bir
direnç gösterdi ve çok iyi bir geri dönüşle durumu 5-5’de dengeye getirdi. Bu
noktada servis kullanan Ivanovic’ti
ama Safarova müthiş geri dönüşünün
devamını getirdi ve servis kırarak 6-5 öne geçti. Kendi servis kullandığı
oyunda da hata yapmayan Safarova
seti 7-5 kazanmayı başardı. Ivanovic
uzun ikinci setin açılış oyununu kazandı ve böylelikle uzun bir aradan sonra
oyun kazanabildi. Maça çok iyi başlayan Ivanovic
olmuştu ama Safarova geri dönmekle
kalmayıp bir de maçı domine etmeye başlamıştı. İkinci setin devamında ise ilk
servis kıran Safarova oldu ve durumu
3-1 yaptı. Durum 5-3’e geldiğinde maçı kazanmaya 1 oyun uzaklıkta olan Safarova’ydı ama bu sefer de bu kritik
noktada Ivanovic’ten bir direnç
geldi. Önce kendi oyununu kazanan Ivanovic, sonra Safarova’nın servisini kırdı
ve durum 5-5’e geldi. Sonraki oyunda servis kırdıran Ivanovic, bu direncinin karşılığını alamamış oldu çünkü 6-5’te bir
kere daha maç için servis atan Safarova
bu sefer hata yapmadı ve seti 7-5 kazandı. Maçın özellikle son kısmı çok
heyecanlı, çok çekişmeli geçti. İki oyuncu da çok iyi savaştılar ancak biraz
daha iyi olan ve daha az hata yapan Safarova
oldu. Safarova şu anda muhteşem
oynuyor ve bu galibiyetiyle kariyerinde ilk defa bir Grand Slam’de finale yükseldi. Daha önce de dediğim gibi turnuvada
yarı finale gelene kadar hiç kaybetmeyen Safarova
bu maçı da set kaybetmeden kazandı. Bu bence çok önemli bir başarı çünkü artık Grand Slam’ler çok çekişmeli yakın
maçlara sahne oluyor ve set vermeden Grand Slam finaline çıkmak veya kazanmak
çok zorlaştı. En son bir Grand Slam’de
bunu başaran Fransız tenisçi Marion Bartoli
olmuştu. 2013’te Wimbledon’ı set kaybetmeden kazanmıştı.
İkinci yarı finalde ise
dünya 1 numarası Serena Williams,
turnuvanın sürpriz yarı finalisti Timea
Bacsinszky ile karşılaştı. Hastalığının
da etkisiyle Serena kendi oyunundan
uzak görünüyordu. Bu nedenle ilk sette bir türlü kendi oyununu oynayamadı ve seti 6-4 kaybetti. İkinci sette de
2-2’den sonra oynanan uzun oyunda Bacsinszky
servis kırmayı başardı ve 3-2 öne geçti. Buradan sonra performansını arttıran Serena üst üste 4 oyun alarak seti 6-3
kazanmayı başardı. Maçı final setine uzatan Serena, ikinci setti kazanmasıyla kazandığı momentumu son sete de
taşıdı. Hatta çok daha arttırdı da diyebiliriz çünkü Serena son seti rakibine oyun bırakmadan 6-0 kazandı ve bir kere
daha Roland Garros’ta finale
yükseldi. Maçta hastalığı nedeniyle bildiğimiz Serena gibi oynamasa da her zamanki o muhteşem savaşçı kimliğini
bir kere daha gösterdi ve bu turnuvada bir kere daha geriden gelerek maç
kazandı. Gerçekten neden bir efsane olduğunu bu maçta bir kere daha görmüş
olduk.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder