2 Haziran 2015 Salı

Spor: Roland Garros 10. Günün Ardından


Ve artık çeyrek finaller başladı. Phillipe Chatrier’de günün ilk maçında 2008 şampiyonu Ana Ivanovic’in rakibi Elina Svitolina’ydı. Maça iyi başlayan Ivanovic ilk seti 39 dakika sonunda 6-3 ile kazandı. İlk setteki momentumunu ikinci sete de taşıyan Ivanovic daha ilk oyunda servis kırdı. Sette daha sonra bir kere daha servis kıran Ivanovic, ikinci seti de rahat bir şekilde 6-2 kazandı. Maçta çok iyi görünen Ivanovic, bu sonuçla 2008’de Roland Garros’u kazanmasından beri ilk defa bir Grand Slam’de son dörde kalmayı başardı. Ayrıca bu Ivanovic’in kariyerindeki beşinci Grand Slam yarı finali olacak.


Susanne Lenglen’deki ilk maçta ise Lucie Safarova ile Garbine Muguruza karşılaştılar. İlk set uzun süre dengeli geçti, oyuncular servis oyunlarını çok zorlanmadan kazandılar. Yedinci oyunda ise servis atan Muguruza 10 dakika kadar süren uzun oyunu baskıya rağmen kazanmayı başardı ve yine servis kırılmadı. Safarova sonra yine Muguruza’nın servisini zorladı ancak yine servis kıramadı. İki tenisçinin de servis kırma puanı bulamadığı bu dengeli ilk set tie-break’e gitti. Tie-break ise sete göre daha rahat  geçti ve kazanan 7-3 ile Safarova oldu. İkinci sette ise Muguruza’nın bir servis kırmasına karşı iki kere servis kıran Safarova, bu seti daha rahat bir şekilde kazandı ve kariyerinde ikinci kez bir Grand Slam’de yarı finale yükseldi. Ayrıca Safarova bu maç da dahil turnuvadaki tüm maçlarını 2 sette kazanmış oldu.


Chatrier’deki ikinci maçta Fransızların en önemli oyuncularından Jo-Wilfried Tsonga, Japon raket Kei Nishikori ile karşılaştı. İlk iki sette rakibinden daha üstün görünen Tsonga; ilk seti 6-1, ikinci seti ise 6-4 ile kazandı. İkinci sette bir ara 4-1 öne geçen Tsonga yine çok rahat görünüyordu ki aşırı rüzgardan dolayı scoreboardun bir parçasının seyircilerin üzerine düşmesi nedeniyle oyuna ara verilmek zorunda kalındı ve oyuncular bir süre soyunma odasına gittiler. Aradan sonra daha iyi dönen Nishikori ikinci sette direnç gösterse de Tsonga hata yapmadı ve seti kazanmayı bildi. Üçüncü sette ise Nishikori’nin bu direnci etkisini gösterdi ve Nishikori seti 6-4 kazandı. Dördüncü sette de daha iyi olan taraf Nishikori’ydi ve bu seti de 6-3 kazanmayı başardı. Böylece setlerde durum 2-2’ye geldi ve maç final setine uzadı. Son sete ise Tsonga servis kırarak başladı ve 4-1 öne geçti. Ele geçirdiği servis kırma avantajını kaybetmeyen Tsonga seti 6-3 kazanarak evindeki turnuvada bir kere daha yarı finale yükseldi. Bu zorlu maçın ardından galibiyeti toprağa ‘’Roland Je T’aime’’ yazarak kutladı. Sakatlığı nedeniyle bir süredir göremediğim Tsonga’nın bu kutlamalarını da özlemiştim açıkçası.


Lenglen’deki ikinci maç ise kimilerinin İsviçre derbisi olarak da nitelendirdiği Roger Federer-Stanislas Wawrinka maçıydı. Maçın ilk setini 47 dakikada kazanan Stan Wawrinka oldu. İkinci sette de ilk setteki iyi performansını devam ettiren Wawrinka, bu seti de 6-3 aldı ve setlerde 2-0 öne geçti. Rüzgarın çok etkili olduğu maçta Wawrinka’nın aksine Federer rüzgara çok iyi reaksiyon verememiş gibiydi ilk iki set. Üçüncü sette biraz daha dirençli bir oyun ortaya koyan Ekselansları, seti tie-break’e taşımayı başardı. Ancak tie-break’te de daha iyi olan taraf Wawrinka’ydı ve tie-break’i 7-3 alarak maçı 3-0 bitiren Wawrinka yarı finale yükseldi. Maçta Federer kendi oyununu bir türlü oynayamadı, buna karşı olarak da Wawrinka çok çok iyi oynadı. Böylece beklenenin aksine çok rahat bir galibiyet elde eden Wawrinka, kariyerinde ilk kez Roland Garros’ta yarı finale yükseldi.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder